Aksaray’da Ramazan Yumuşak (50), 38 yıldır tarihi halıları onarıyor. Ortaokulu bırakıp, babası Ahmet Yumuşak’ın yanında çırak olarak mesleğe başlayan Ramazan Yumuşak, “100 ile 300 yıllık halıları orijinaline yakın 1-2 ayda tamir ediyorum. Halıları orijinaline yakın olarak tamir ediyoruz” dedi.
İki ağabeyinin halı işini öğrenip yurt dışına gitmesinden etkilenen Ramazan Yumuşak, halı ustası olmaya karar verip, 12 yaşında babasının yanında çırak oldu. 38 yıldır halı tamiri yapan Yumuşak, yurt dışından gelen halıları ilmek ilmek işleyerek yeniden hayat veriyor.
Antika halı tamiri yaptıklarını belirten Ramazan Yumuşak, “Mesleğim, dededen gelme bir meslek. 1975 yılında İstanbul’a ailecek göç ettik. Halı tamirini Kapalıçarşı’da Süryaniler ve Ermeni ustalar yapıyormuş. 1970 yılında dedem Bekir Ayhan ile Sultanhahı ilçesindeki büyüklerimize, Ermeni ustalar bu sanatı öğretiyorlar. Nasıl Bolu Mengen’den aşçılar çıkıyor, bizim Sultanhanı ilçesi de halı tamirinde dünyada bilinen merkezi yerlerden biri. Babam da kayınbabasının yanında bu işe 49 yıl önce başlayıp, mesleği öğreniyor. Daha sonra 2 ağabeyimle atölyemizi açıyor. Ağabeyimin biri Avusturya’ya, diğeri Japonya’ya gidiyor. Japonya’da 40 yıldır bu mesleği sürdürüyor” diye konuştu.
‘KÜLTÜREL MİRASLARA DA BİR DEĞER KATMIŞ OLUYORUZ’
Okul hayatını bırakıp mesleğe başladığını söyleyen Ramazan Yumuşak, “Babam 1993 yılında vefat etti. O günden bugüne, bu mesleği devam ettiriyoruz. Ortaokul 2’nci sınıfta okulu, ağabeylerim yurt dışına gidince bıraktım. 100 ile 300 yıllık halıları orijinaline yakın 1-2 ayda tamir ediyorum. Halıları orijinaline yakın olarak tamir ediyoruz. Bunun için halı hangi yörenin halısıysa Anadolu, Rus veya Türkmen ya da İran halısı, kendi yöresinin kilimini alıyoruz. Kilimleri söküp, ipleriyle tamirini yapıyoruz. Bunların hepsi bir emek, masraf ve sonunda ülkemize döviz girdisi oluyor. Bu şekilde ekonomiye katkı sağlamış oluyoruz. Bunun yanında kültürel miraslara da bir değer katmış ve korumuş oluyoruz” dedi.