Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Kış Kartalı Harekatı’na ilişkin, “İnlerine girdik mi? Girdik. İşte dün gece yine aynı şekilde 3 ayrı noktada hedefleri bombaladık ve bu hedeflerle birlikte hepsi kendilerine kaçacak delik bile bulamadılar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB İkiz Kuleleri’nde Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Kurulu’nda konuştu. Erdoğan, 20 yıldır tüm hayalleri önce hedeflere sonra gerçeklere dönüştürdüklerini belirterek, her alanda ülkeye çağ atlattıklarını söyledi. Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanları 5’e, 10’a katlayan yatırımlarla altyapıyı kurduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“Şimdi bu altyapı üzerinde ülkemizi tamamen kendi modeliyle kendi dinamikleri, gücü, programıyla dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokacak yeni bir atılımın içindeyiz. Milletimizin karşısına 2011 yılında 2023 hedefleriyle çıktığımızda birileri buna dudak bükmüştü. Bizi hayalcilikle suçlamıştı. İşte 2023’ün eşiğindeyiz. Türkiye’nin dünyanın önde gelen üretim ve ihracat merkezlerinden biri haline dönme sürecini hep birlikte yaşıyoruz. Şayet eğitimde derslik sayısını 343 binden 607 bine çıkarmasaydık öğretmen sayımızı 730 bin yeni atamayla güçlendirmeseydik üniversite sayısını 76’dan 207’ye yükseltmeseydik bugün bulunduğumuz yerde olmazdık.
Şayet sağlıkta ülkemizi dünyanın en iyi işleyen sağlık hizmeti sistemine kavuşturmasaydık, şehir hastaneleri başta olmak üzere dört bir yanı sağlık tesisleriyle donatmasaydık, çalışan sayısını 1 milyon 241 bine çıkarmasaydık bugün bulunduğumuz yerde olmazdık. Şayet güvenlikte, terör örgütlerini ülkemiz içinde eylem yapamaz hale getirmeseydik, teröristlerin başlarını sınır ötesinde bulundukları yerlerde ezmeseydik, insanlarımızın ve şehirlerimizin huzurunu teminat altına almasaydık bugün bulunduğumuz yerde olmazdık. Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Bestler Dereler’de inlerine gireceğiz, dediğim zaman bununla istihza edenler vardı. İnlerine girdik mi, girdik. İşte dün gece yine aynı şekilde 3 ayrı noktada hedefleri bombaladık ve bu hedeflerle birlikte hepsi kendilerine kaçacak delik bile bulamadılar.”
‘YAKINDA İKİNCİ NÜKLEER ENERJİ SANTRALİ DE GELİYOR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedefinin içi boş vaat, altı boş söylem olmadığını belirterek, şöyle konuştu:
“Tam tersine biz önce bu iddiamızı hayata geçirecek altyapıyı kurduk, sonra hedefimizi ilan ettik. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Bizim kavgamız, ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını, değerlerini, ülkülerini içeride ve dışarıda ne pahasına olursa olsun müdafaa etme kavgasıdır. Mücadelemiz, Türkiye’yi siyasi, sosyal, ekonomik, askeri olarak bölgesinin en güçlü, dünyanın önde gelen devletlerinden biri haline getirme mücadelesidir.
Bunun için gerektiğinde yedi düvele meydan okumaktan, canımızı ortaya koymaktan, nice bedeller ödemekten çekinmedik, çekinmeyiz. Yakında ikinci nükleer enerji santrali de geliyor. Bizim işimiz var. Eğer arzu ediyorsan, Akkuyu uzak değil Akkuyu’ya gidersin, bizim nükleer enerji santrali ne durumdaymış yerinde görürsün. Bak bay Kemal; yakında ikinci nükleer enerji santrali geliyor. Sizin hayatınızda sadece mum vardı mum, gaz lambası var. Biz ise bunu bu hale getirdik. Sadece bunlarla da kalmadık. Güneş enerjisi santralleri, RES’ler, bunları yapan biziz. Sizin hayal edemediklerinizi biz gerçeğe dönüştürdük.”
‘LÜKS OTELDEN YAPACAĞINIZ YAYINLARA BU MİLLET ALDANMAZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kararlı mücadelenin ardından Akkuyu’daki santralin temelini attıklarını ve inşasına başladıklarını dile getirerek, şunları söyledi:
“İnşallah iki üniteyi 2023 yılında hizmete alacağız. Peki, dünyanın 32 farklı ülkesinde 443 nükleer santral faaliyetteyken, halen inşası süren santraller varken, niçin ülkemiz bu imkandan mahrum edilmeye çalışılıyordu dersiniz? Türkiye’nin en stratejik projelerinden olan Akkuyu, bu ülkenin ekmeğini yiyen suyunu içen birisini niçin rahatsız eder. Bu menfi kampanyaya ülkenin ikinci büyük partisinin genel başkanının katılmasının sebebi ne olabilir? Elektrik fiyatı üzerinde yapılan saldırının asıl amacı, projenin kendisi olduğunu geçmişteki tavırlarından biliyoruz. Bunlar en pahalı enerjinin, olmayan enerji olduğunu bilmeyecek kadar cahiller ya da kafaları ve kalpleri başka yerlere bağlı.
Bilindiği gibi dünyada salgınla birlikte zirveye çıkan ekonomik krizin lokomotifi, enerji fiyatlarındaki fahiş artışlardır. Kömür fiyatlarının, doğal gaz fiyatlarının 10 kat arttığı dönemden bahsediyoruz. Vatandaş ve sanayicilerine uygun fiyatla elektrik veren ülkeler tüm yatırımlarını 30-40-50 yıl önce tamamlamışlar. Karadeniz’de keşfettiğimiz doğal gazı 2023’ten itibaren sistemimize vererek bu alanda bir rahatlama sağlayacağız. Enerji kaynaklarını birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Nasıl hayata geçirilebileceğinin yollarını arayalım. Lüks otelden, geceliği 100 bin lira olmak suretiyle odadan yapacağınız yayınlarla bu millet aldanmaz, kanmaz.”
‘ENFLASYON SARMALINI DA BİR SÜRE SONRA BERTARAF EDECEĞİZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin içeride ve dışarıda ayağına takılan çelmelere, tuzaklara, maruz kaldığı saldırılara rağmen kararlılıkla yolunda ilerlediğini, hedeflerine adım adım yaklaştığını kaydederek, şöyle devam etti:
“Döviz kuru üzerinden ekonomiyi bozma gayretlerini, geliştirdiğimiz mekanizmalarla bozduk. 20 Aralık’ı hatırlayın, bir kırılma noktasıdır. Faiz konusunda dayatmaları etkisiz hale getirdik, yüksek enflasyon sarmalını da her geçen ay azaltarak bir süre sonra bertaraf edeceğiz. Artık tüm gücümüzü, vaktimizi, enerjimizi ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile büyütmek için kullanacağız. İşte sizler de görüyorsunuz, biliyorsunuz.
Geçtiğimiz yılı sizlerle beraber 225 milyar doları aşan tarihimizin en yüksek ihracatıyla, 500 milyar doları bulan dış ticaret hacmiyle kapattık. Bu yıl ihracatımızı inşallah daha ileriye taşıyacağız. Ocak ayı ihracatımız yüzde 17 artışla 17.6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Dünyanın küçüldüğü 2021’de biz büyüdük. Turizmde geçen yılı 30 milyon turist ve 24.5 milyar dolar turizm geliriyle tamamladık. İnşallah bu yıl çok daha bereketli bir turizm sezonu bekliyoruz. İstihdamda 2.7 milyonluk artışla 30 milyon sınırına dayanarak salgın öncesi dönemin de üzerine çıktık. Türkiye artık dünyanın en önde gelen üretim üslerinden biridir. Biz çalıştıkça, ürettikçe, Allah’ın izniyle kimse bu ülkenin bileğini bükemez, milleti birbirine düşüremez, örseleyemez.”