Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 14.1’e yükselttik dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini 1,9 puanlık güncellemeyle yüzde 12,2’den yüzde 14,1’e, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini de yüzde 7,5’ten yüzde 7,8’e yükselttiklerini belirtti.
Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu, basın toplantısı düzenleyerek, 2021 yılının üçüncü Enflasyon Raporu’nu açıkladı. Kavcıoğlu, küresel ekonominin aşılama faaliyetlerinin yanı sıra para ve maliye politikalarının desteğiyle toparlanmaya devam ettiğine işaret ederek, “Aşılanma oranlarının yüksek seyrettiği ülkelerde sosyal hareketliliği kısıtlayan tedbirler yılın ilk çeyreğine kıyasla büyük oranda kaldırılmış durumda. Aşılamada ilerleme kaydeden ekonomiler kısıtlamaları hafifleterek iktisadi faaliyette daha güçlü bir performans sergiliyor. Öncü göstergeler, salgın kısıtlamalarından daha fazla etkilenen hizmetler sektörünün de imalat sektöründe halihazırda devam eden toparlanmaya eşlik etmeye başladığına işaret ediyor” dedi.
‘ENERJİ FİYATLARI ARTIŞ KAYDETTİ’
Türkiye’nin dış talep görünümünün Nisan Enflasyon Raporu dönemine göre iyileştiğini vurgulayan Kavcıoğlu, “Emtia fiyatlarında bir önceki rapor dönemine göre ortalamada artış olmakla birlikte, yakın dönemde özellikle tarımsal emtia fiyatlarındaki düşüş, enerji ve enerji dışı fiyatların farklılaşmasına yol açtı. Mart ve nisan aylarında yatay bir seyir izleyen enerji fiyatları, mayıs ayından itibaren tekrar artış kaydetti. Toparlanma döneminde emtia fiyatlarında gözlenen artışlar, genel olarak hızla artan talebe üretimin aynı hızda yanıt verememesinden ve arz tarafında meydana gelen lojistik kısıtlardan kaynaklanıyor” diye konuştu.
‘SALGIN KISITLAMALARININ ETKİSİYLE SINIRLI KALDI’
2021 yılı ilk çeyreğinde milli gelirin çeyreklik bazda yüzde 1,7, yıllık bazda ise yüzde 7 oranında arttığını vurgulayan Kavcıoğlu, “İktisadi faaliyet, bu dönemde geçmiş öngörülerimizle uyumlu bir şekilde gücünü korudu ve potansiyelin üzerinde seyretmeye devam etti. Birinci çeyrekte yıllık büyümenin sürükleyicisi iç talep olurken, net ihracat büyümeye 2019 yılı üçüncü çeyreğinden bu yana ilk defa pozitif katkı verdi.
Diğer taraftan, nihai yurt içi talep finansal koşullardaki sıkılaşma ve salgın kısıtlamalarının etkisiyle tüketim kaynaklı olarak çeyreklik büyümeyi sınırlarken, net ihracatın dönemlik büyümeye katkısı pozitif oldu. Üretim yönünden baktığımızda, ilk çeyrekte yıllık büyümeye en yüksek katkı sanayi ve hizmet sektörlerinden gelirken; dönemlik büyümenin temel belirleyicisi sanayi ve inşaat katma değeri oldu. Hizmetler katma değerinin büyümeye katkısı ise salgın kısıtlamalarının etkisiyle daha sınırlı kaldı” değerlendirmesinde bulundu.
‘İKİNCİ ÇEYREKTE YÜKSEK ORANDA GERÇEKLEŞECEĞİNE İŞARET EDİYOR’
Başkan Kavcıoğlu, aşılamanın toplum geneline yayılması ve vaka sayılarındaki düşüşle birlikte salgın tedbirlerinin kademeli olarak kaldırılmasının iktisadi faaliyeti desteklediğinin altını çizerek, “Aşılamanın hızlanması, salgından olumsuz etkilenen turizm ve diğer hizmet sektörlerinin canlanmasıyla birlikte iktisadi faaliyette daha dengeli bir bileşime olanak tanıyor. Güven endeksleri, açılmayla birlikte hem haziran hem de temmuz ayında genele yayılan artışlar gösterirken, bu toparlanmada hizmetler sektörü sürükleyici oldu. Yüksek frekanslı veriler, tam kapanma dönemi sonrasında kısıtlamaların kademeli olarak gevşetilmesiyle hareketliliğin ve hizmetlere yönelik harcamaların artış kaydettiğine işaret ediyor.
Toparlanma, salgından en çok etkilenen hizmetler sektörü kalemlerinde daha kuvvetli olsa da bu sektörlerde faaliyet haziran ayı itibarıyla salgın öncesi seviyelerin halen altında bulunuyor. Takip ettiğimiz yüksek frekanslı veriler, ikinci çeyrekte büyümenin baz etkisiyle oldukça yüksek bir oranda gerçekleşeceğine işaret ediyor. Yılın ikinci yarısında da iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle büyümeye devam edeceğini tahmin ediyoruz. Talepteki bu dengelenme, cari denge, enflasyon ve istihdam üzerindeki olumlu etkilerinden ötürü önem arz ediyor” dedi.
‘PARA POLİTİKASINDAKİ SIKI DURUŞUMUZU KORUDUK’
Talep ve maliyet yönlü unsurların yanı sıra enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeleri dikkate alarak politika faizini nisan ayından bu yana sabit tuttuklarını anımsatan Kavcıoğlu, “Para politikasındaki sıkı duruşumuzu koruduk. Geçtiğimiz üç aylık dönemde Merkez Bankası fonlamasını sade bir operasyonel çerçevede, açık piyasa işlemleri ve kur takası işlemleri kanalıyla yaptık.
Para piyasasındaki gecelik faizler Merkez Bankası politika faizi etrafında oluşmaya devam etti. Küresel finansal piyasalarda veri akışına hassasiyetin arttığı bir dönemde, ülke risk primi ve döviz kuru oynaklığı geçtiğimiz Enflasyon Raporu dönemine göre gerilemekle beraber halen yüksek seviyelerini koruyor. Küresel finansal koşullardaki dalgalanmalar, gelişmekte olan ülkeler üzerinde daha fazla risk oluşturuyor. Bu nedenle, sıkı para politikası duruşunun enflasyonda düşüşü sağlama önceliği doğrultusunda kararlılıkla sürdürülmesi, söz konusu oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir” diye konuştu.
‘ENFLASYONU DÜŞÜRMEK İÇİN TOPLUMSAL MUTABAKAT ÖNEM TAŞIYOR’
Kavcıoğlu, para politikası enflasyon tahminlerine ulaşmanın, beklentileri yönetme ve fiyat istikrarını sağlama açısından temel araç olduğunu belirterek, “Ancak, enflasyonla mücadelede bugüne kadarki deneyimlerimiz, enflasyonu düşürmek için para politikasının tek başına yeterli olmayacağını da gösterdi. Bu nedenle, enflasyonu düşürmek ve kalıcı olarak daha düşük bir enflasyona ulaşmak için toplumsal mutabakat ve ortak çabanın büyük önem taşıdığını düşünüyoruz. Bu kapsamda, uygun bir parasal ve mali duruşun yanında, enflasyondaki düşüşü geciktiren veya zorlaştıran yapısal katılıkların azaltılması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmayı önleyecek rekabeti artırıcı önlemlerin alınması da önem arz ediyor” diye konuştu.
‘2021 YILSONU ENFLASYON TAHMİNİNİ YÜZDE 14,1’E YÜKSELTTİK’
Politika faizinin güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edeceği bir görünüm altında, enflasyonun kademeli olarak hedeflere yakınsayacağını öngördüklerini belirten Kavcıoğlu şu ifadeleri kullandı:
“Bu çerçevede, enflasyonun 2021 yıl sonunda yüzde 14,1 olarak gerçekleşeceğini, 2022 yıl sonunda yüzde 7,8’e ve 2023 yıl sonunda ise orta vadeli hedef olan yüzde 5 seviyesine gerileyerek istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz. Böylece, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini 1,9 puanlık güncellemeyle yüzde 12,2’den yüzde 14,1’e yükselttik. Bir önceki rapor dönemine göre Türk Lirası cinsinden ithalat fiyatları ve gıda fiyatları varsayımlarındaki güncellemeler, enflasyon tahminini sırasıyla 0,8 puan ve 0,5 puan artırdı.
Yönetilen, yönlendirilen fiyatlar ise büyük ölçüde elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artışa bağlı olarak tahmini 0,3 puan yükseltti. Ayrıca, enflasyonun ana eğilimindeki artış yıl sonu enflasyon tahminine 0,2 puan yukarı yönlü katkıda bulunurken, çıktı açığındaki güncelleme de tahmini 0,1 puan yukarı çekti. 2022 yıl sonu enflasyon tahminini de yüzde 7,5’ten yüzde 7,8’e yükselttik. Başlangıç koşullarındaki güncellemenin enflasyonun ana eğilimine etkileri, 2022 yıl sonu enflasyon tahminini 0,1 puan artırdı. Diğer yandan, gıda enflasyonu varsayımındaki güncelleme tahmini 0,1 puan artırırken, çıktı açığındaki değişiklik ise 0,1 puan yükseltici yönde katkıda bulundu.”
‘BİR TAMPON İŞLEVİ GÖRECEK’
Kavcıoğlu, para politikası duruşunun, enflasyon görünümüne yönelik yukarı yönlü riskleri dikkate alınarak, temkinli bir yaklaşımla enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi ve fiyat istikrarı hedefine ulaşılması odağında belirleneceğini vurgulayarak, “Bu doğrultuda politika duruşu, enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edecektir. Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecektir” diye konuştu.