TGSD’nin ev sahipliğinde, 15’inci İstanbul Hazır Giyim Konferansı Çırağan Sarayı’nda başladı. Yerli ve yabancı firma temsilcilerinin katıldığı konferans, ‘Yeşil Devrim’ temasıyla gerçekleştirildi.
TGSD’nin ev sahipliğinde, 15’inci İstanbul Hazır Giyim Konferansı Çırağan Sarayı’nda başladı. Yerli ve yabancı firma temsilcilerinin katıldığı konferans, ‘Yeşil Devrim’ temasıyla gerçekleştirildi. Konferansta, ‘Yeşil Devrim’, geri dönüşüm, sürdürülebilirlik, yenilenebilir enerji sistemleri, katma değerli ürünler gibi konular ele alındı. Konuşmacılar, Türkiye ve dünyada, sektördeki gelişmeler ve dönüşümlerden bahsetti. Hazır giyim sektöründen firmalar, alanda stant kurdu.
SEKTÖRÜMÜZÜN BİR DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜME İHTİYACI VAR
Konferansta konuşan TGSD Başkanı Ramazan Kaya, “Bu seneki temamız ‘Yeşil Devrim’, yenilenebilir enerji sistemleri ve döngüsel ekonomi ile birlikte. 17 oturumda 35 değerli katılımcıyla oturumlar düzenleyerek, sektöre bu sistemleri ve konuları anlatıyoruz. Pandemi sonrası hazır giyim sektörünün hızlıdan, yavaş moda akımına dönüştüğünü görüyoruz. Bu akımın değişim ve dönüşümünü anlatıyoruz. Sektörümüzün bir değişim ve dönüşüme ihtiyacı var. Evrilmeye ihtiyacımız var. Nitelikli insanlarla birlikte bu evrimi hep beraber başaracağız” dedi.
DÜNYANIN İKİNCİ KİRLETİCİ SANAYİSİ TEKSTİL SANAYİSİ
Uluslararası Hazır Giyim Federasyonu (IAF) Başkanı Cem Altan, “Bu sene, ‘Yeşil Devrim’ başlığını ele alıyoruz. Biliyorsunuz Avrupa’da yeşil mutakabat kararı alındı. Karbon salınımını sıfıra indirmek için çalışmalar başladı. Türkiye’de Paris Antlaşması’na imza atarak buna dahil oldu. Bizler de sektör olarak çalışmalarımıza başladık. Bütün fabrikalarımızı yeşil fabrika haline getirmek için çaba sarf ediyoruz. Tam dijitalleşmeye ve teknolojilere yatırım yapma zorunluluğumuz var. Bu sayede sürdürülebilirlik maceramızı gerçekleştirebiliriz. Dünya hızla yaşlanıyor, iklim değişikliği sorunu mevcut. Dünyanın ikinci kirletici sanayisi petrol bazlı sanayiden sonra tekstil sanayisi, bizler de bunun bilincinde olarak çalışıyoruz” diye konuştu.
KARBON SALINIMINI 2030’A KADAR YÜZDE 55’E, 2050’YE KADAR İSE YÜZDE 0’A İNDİRMEK İÇİN REGÜLASYONLAR ÇIKARILDI
Döngüsel ekonomiye önem verilmesi gerektiğini belirten Altan, şunları söyledi, “Çok fazla kullanılmış giysi atığı var. Atıkların dönüşümü ve ekonomiye kazandırılması çok önemli bir nokta. Sektörde enerji tüketimi çok fazla olduğu için yenilenebilir enerjilere yatırım gerekiyor, tekstil sanayiinde su kullanımı çok fazla, bunu minimuma indirerek kullanılmış su bazlı atıklarımızı tekrar kullanmamız gerekiyor. Kullandığımız elyafların ve ürünlerin yüzde 60 kadarı sentetik, bu oranı azaltıp pamuk ve selülozik ürünler gibi su kaybını daha aza indirgeyen ürünleri kullanmalıyız.
Avrupa Birliği tarafından karbon salınımını 2030’a kadar yüzde 55’e, 2050’ye kadar ise yüzde 0’a indirmek için regülasyonlar çıkarıldı. Bu regülasyonlara uymayan rekabet edemeyecek. Yakında bu salınımların oranları belli olacak ve kota aşım durumunda vergiler uygulanacak. Bu maliyetli ve uzun bir süreç. İlk hedefimiz sektör ülke olarak 2030 olacak. Maliyeti yüksek bir durum. Bütün sanayinin buna ayak uydurabilmesi için teşvikler ve devlet yardımları gerekiyor. Sektörümüzün çoğunluğu KOBİ’lerden oluşuyor. KOBİ’lerin bu tür hamleler yapabilecek finansal yapıları zayıf, devlet desteklerini sağlanabilirse, biz de sektör olarak çok hızlı bir şekilde ayak uydururuz.”
Konferans 5-6 Ekim tarihleri arasında devam edecek.