Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “İslam dünyası Gazze sınavında sınıfta kalmıştır. Batılı ülkeler zulme destek olmak adına somut adım atarken İslam ülkeleri, mazluma destek olmak için tek bir somut adım dahi atmamıştır. Birileri kınıyor, birileri tarafsızlık ve itidal çağrısı yapıyor. Birileri alttan altta ticaretine devam ediyor” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM’de ortak grup toplantısında konuştu. Karamollaoğlu, Gazze’nin hala kanayan bir yara, dinmeyen bir yürek acısı olduğunu belirterek, “3 çeyrek asırdır devam eden ve 7 Ekim’den bugüne daha da şiddetlenen Siyonist zulüm, yine ramazan dinlemedi, bayram dinlemedi. Hiçbir insani değeri tanımayan işgal rejimi, kundaktaki emzikli çocukları, hamile kadınları, hasta yatağındaki yaşlıları dahil acımasızca ve bilerek katletmeye hala devam ediyor. Okullar, hastaneler, ambulanslar doğrudan ve alçakça hedef alındı.
Tüm bu olup bitenlerin hepsi, dünyanın gözünün içine baka baka, biz Müslümanlara da adeta meydan okurcasına yapılmaya devam ediyor. Sözde asli görevleri, dünya üzerinde huzur ve barışı tesis etmek olan uluslararası kurum ve kuruluşlar ise aylardır kör, sağır ve dilsiz kesildi maalesef. Her fırsatta barıştan, özgürlükten dem vuranlar söz konusu suçlu Siyonist rejim olunca tüm bu değerleri rafa kaldırdı. Dünya kamuoyu önünde samimiyetsiz ve ikiyüzlü olduklarını tescil etmişlerdir. İslam dünyası da Gazze sınavında sınıfta kalmıştır. Batılı ülkeler zulme destek olmak adına somut adım atarken İslam ülkeleri, mazluma destek olmak için tek bir somut adım dahi atmamıştır. Birileri kınıyor, birileri tarafsızlık ve itidal çağrısı yapıyor. Birileri alttan altta ticaretine devam ediyor” diye konuştu.
‘DÜN NEREDEYSEK, BUGÜN ORADA DURUYORUZ’
İran’ın, İsrail’e yönelik hava saldırısını ‘meşru müdafaa’ olarak gördüklerini kaydeden Karamollaoğlu, “7 aydır gıkını çıkarmayanlar şimdi birden bire İran’ı hedef tahtasına oturtmuş, başta biz Saadet Partililer olmak üzere, ‘İran meşru müdafaa hakkını kullandı’ diyenleri utanmadan, sıkılmadan şuculukla buculukla yaftalamaya çalışıyorlar. Biz Milli Görüşçüyüz, biz Saadet Partisi’yiz. Dün nerede durursak bugün de aynı yerde duruyoruz. Irak ve Afganistan işgalinde, adına ‘Arap Baharı’ denilen süreçte ve Suriye meselesinde, dün nerede duruyorsak bugün de aynı yerde duruyoruz. Çünkü biz coğrafyamızda olup bitenlere hiçbir zaman Washington’dan, Londra’dan aldığımız gözlüklerle bakmadık” ifadelerini kullandı.
DAVUTOĞLU: VEFAT EDEN HER ÇOCUĞUN AÇLIĞINDAN SORUMLUYUZ
Karamollaoğlu’nun ardından kürsüye gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu da Ramazan Bayramı’nın İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği ‘katliam’ ve ‘ambargo’ nedeniyle hüzünlü geçtiğini belirterek, “Gazze’deki çocukların yüzde 16’sı şu anda bile açlıktan ölüyor.
Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken, Türkiye’den kalkan gemilerle eğer İsrailli soykırımcı askerleri tıka basa karınlarını doyurup o enerjiyle bu çocukları öldürmeye devam ettiyse, Gazze’de soykırım için bomba yağdıran uçakların yakıtları Türkiye’den gittiyse, Filistinlilerin evlerinin yerine yapılan yerleşimcilerin evlerinin demiri, çimentosu Türkiye’den gitmiş ise bizim tuttuğumuz şey oruç değil. Yüreğim kan ağlıyor. Mühürlü kalpleri açtıramadık. Yazıklar olsun bize ki vefat eden her çocuğun açlığından sorumluyuz. Feryat ettik; ama duyuramadık” diye konuştu. Davutoğlu, konuşma sırasında gözyaşlarına hakim olamadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dünkü Kabine Toplantısı açıklamasında ‘Jet yakıtı konusunda Türkiye Cumhuriyeti devletine iftira atanları asla ve asla unutmayacağız’ sözüne değinen Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı, eğer böyle bir iftira varsa o Kabine’de birlikte oturduğunuz Ticaret Bakanınıza sorun. Onun yayımladığı resmi belgede ‘Jet yakıtına kısıtlama getirildi’ deniyor. O Ticaret Bakanı’nı tanıyorum, onun da vicdanı sızlıyor” dedi.
İsrail ile yapılan ticareti protesto etmek için yürüyüş düzenleyeceklerini söyleyen Davutoğlu, “Mayıs ayında açıklanan ticaret verileri 19-22 Nisan tarihleri arasında jet yakıtının gittiği Ceyhan’dan, demir, çimentonun gittiği Antalya’ya kadar bir yürüyüş yapalım, dedik. O sırada bu kısıtlamalar geldi. Mayıs ayı ticaret verilerini görmek üzere bu yürüyüşü erteledik. Nisan ayı ticaret verileri mayıs ayında açıklandığında, biz de bu yürüyüşü yapacağız. İsrail ile ticaret kısıtlaması gelmeden önce iktidar yetkilileri ticaret yapan firmayı arayıp, ‘Yapacağınız ticareti hızlandırın bir kısıtlama getirmeyi planlıyoruz’ diye tüyo veriyorlar. Bu bir duyum değil, bilgi” ifadelerini kullandı.