Cumhurbaşkanı Erdoğan “Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu’nun nasıl olup da HDP’nin emir eri konumuna geldiğidir” dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin Suriye ve Irak tezkeresine ‘hayır’ oyu vermesiyle ilgili, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin muhalif gücünün tamamının profesyonel askerlerden oluştuğunu bilmeyecek, sınır ötesi harekatların sokaktan toplanan rastgele kişilerle yapıldığını sanacak kadar cahil bir tiple karşı karşıyayız. Bizim Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başkomutanı olduğumuz doğrudur. Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu’nun nasıl olup da HDP’nin emir eri konumuna geldiğidir” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Meclis’e sundukları 2022 yılı bütçe teklifinin, AK Parti’nin 20 ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin de 4’üncü bütçesi olduğunu belirterek, “Merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 751 milyar lira, bütçe gelirleri 1 trilyon 473 milyar lira, bütçe açığı da 278 milyar lira olarak öngörülmektedir. Tabii bu ihtiyatla hazırlanmış bir bütçe teklifidir. Yıl sonu gerçekleşmelerinin çok daha iyi olacağına inanıyoruz. Toplam 224 kamu idaresini kapsayan merkezi yönetim bütçe ödeneklerinin dağılımı, ülkemizin kalkınma hedeflerini ve milletimizin ihtiyaçlarını gözeten; adil, gerçekçi, sürdürülebilir bir anlayışla yapılmıştır” ifadelerini kullandı.
‘YEŞİL İKLİM FONU’NDAN 3 MİLYAR 157 MİLYON DOLAR KAYNAK’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütçeden büyük payı her zaman olduğu gibi yine eğitimin aldığını belirterek, “Bu yıl bütçeden sağlığa ayrılan payda da ciddi artış yaptık. Aynı şekilde sosyal harcamalar için tahsis edilen kaynağı da ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımızın daha güçlü şekilde yanında olabilmek için bütçenin yüzde 6’sı seviyesine yükselttik” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi her karış toprağı ile geliştirecek, milletin her bir ferdinin refahını artıracak projeleri hayata geçirmeye ve yatırımları yapmaya devam edeceklerini belirterek, “Bu vesile ile bir süredir müzakereleri yürütülen, ülkemize Yeşil İklim Fonu’ndan 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının geçtiğimiz günlerde imzalandığının müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın, Dışişleri Bakanlığımızın 2018 yılından beri takip ettiği bu mutabakatın imzalanmasıyla kamu ve özel sektörün iklim değişikliği ile ilgili projelerine uzun vadeli ve cazip finans desteği sağlanabilecektir. Bu kaynağın 12,5 milyon dolar ile 66,5 milyon dolar arasındaki bölümü de hibe olarak kullanılacaktır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidarlarının ilk gününden beri rejim tartışmalarının yürütüldüğünü hatırlatarak, “Aradan 20 yıl geçti hala aynı tartışmanın ekmeğini yemeye çalışanlar olduğunu görüyoruz. Türkiye bu süreçte; ekonomide, demokraside, diplomaside, temel hizmet altyapılarında, nice tarihi reformları hayata geçirdi. Eğitimiyle, güvenliğiyle, adaletiyle, ulaştırmasıyla, enerjisiyle, sanayisiyle, tarımıyla, şehirciliğiyle, sporuyla, turizmiyle, sosyal yardımlarıyla her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik.
Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerle milletimiz geleceğe güvenle bakmaya başlamıştır. Buna rağmen kendi siyasi ve şahsi ikbalini; çalışmak ve proje üretmek yerine ülkenin ve milletin felaketine bağlayanların çırpınışları, hezeyanları, yalan ve iftira kampanyaları hiç durmamıştır. Türkiye’ye husumet besleyen; terör örgütleriyle, küresel şer çeteleriyle birlikte çalışmaktan çekinmeyecek kadar gözü dönen, eşi benzeri görülmemiş bir ekiple karşı karşıyayız. Bunlar sürekli olarak ‘Ülke çöktü, devlet battı, millet bitti.’ edebiyatı yapmaktadır. Kalbinin ve kafasının pusulası, kendi ülkesini ve milletini değil de başka yerleri gösterenler ile bu toprakların asil evlatları arasındaki mücadele hiç bitmedi, bitmeyecek. Biz düşmanı fiziki olarak bu topraklardan attık ama geride bıraktığı zihniyet kirinden hala kurtulamadık” dedi.
‘HDP’LİLERE AĞIZLARININ PAYINI VERMESİ BEKLENİR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Meclis Genel Kurulu’nda, Türkiye’nin Irak ve Suriye topraklarını terörle mücadele amacıyla sınır ötesi operasyonlar yapabilmesi için Cumhurbaşkanına verilen yetkinin 2 yıl uzatılması ile ilgili bir tezkerenin görüşmelerinin olduğunu belirterek, “Ülkemize yönelik sınır ötesi terör tehditlerine karşı uzun yıllardır devam eden rutin bir uygulamadır. Son 71 yılda, 76 ayrı tezkere Meclis’te görüşülmüş ve kabul edilmiştir. Suriye ile Irak’la ilgili tezkerenin amacı da sınırlarımız boyunca kurulmak istenen terör koridoruna izin vermemek ve ülkemize yönelik terör saldırılarını kaynağında kurutmaktır. Bu tehdit PKK/YPG’nin yanında DEAŞ gibi terör örgütlerinden de kaynaklanmaktadır” diye konuştu.
Son tezkere oylaması öncesinde HDP yöneticilerinin CHP’ye çağrı yaptığını ve ittifakta kalmalarını, CHP’nin tezkereye dahil olmama şartına bağladıklarını söyleyen Erdoğan, “Tabii böyle bir durumda onurlu bir partinin ve liderin çıkıp, ‘Siz kim oluyorsunuz da bizi tehdit ediyorsunuz? Biz kendi politikamızı kendimiz belirleriz’ diyerek HDP’lilere ağızlarının payını vermesi beklenir. Ama karşımızda maalesef artık böyle bir CHP mevcut değil” ifadelerini kullandı.
‘NE KADAR ÜZÜNTÜ VERİCİ NE KADAR HAZİN BİR TABLO’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tezkerenin oylamasına saatler kala CHP’nin ‘hayır’ oyu kullanacağını açıkladığını anımsatarak, “Biz bugüne kadar nasıl CHP’ye ve iplerini ellerine verdiği efendilerine rağmen ülkemizin güvenliğini sağlayacak adımları atmışsak bundan sonra da atmayı sürdüreceğiz. Türkiye’yi Suriye’den dışlamak isteyenlerin kullandığı ne kadar argüman, sergilediği ne kadar çirkeflik varsa hepsini de birer soru haline getirip önümüze koyuyor. Tamam biz kimin kılıcını çaldığınızı biliyoruz da siz kendinizi bu kadar belli etmeyin.
Burada asıl önemli olan ülkemizin en büyük ikinci partisi durumundaki CHP’nin, terör örgütünün oyuncağı HDP’ye teslim olması, HDP’ye biat etmesi, boyun eğmesidir. Yazık, hem demokrasimiz adına hem milli güvenliğimiz adına ne kadar üzüntü verici, ne kadar hazin bir tablo. Kendilerine, ‘Mustafa Kemal’in askerleri’ diyenlerin; onlara, ‘Mustafa Kemal’in itleri’ diyerek hakaret edenlerin dümen suyuna girdiğini görmek bizim bile ağrımıza gidiyor. Allah CHP’ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın” diye konuştu.
Ülkenin ve milletin menfaati için atılacak adımlar konusunda en küçük bir fikri ve derdi olmayanlarla bu hususları konuşmanın bile abes olduğunu kaydeden Erdoğan, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin muhalif gücünün tamamını profesyonel askerlerden oluştuğunu bilmeyecek, sınır ötesi harekatların sokaktan toplanan rastgele kişilerle yapıldığını sanacak kadar cahil bir tiple karşı karşıyayız. Bizim Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başkomutanı olduğumuz doğrudur, asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu’nun nasıl olup da HDP’nin emir eri konumuna geldiğidir. Türkiye’nin ve Türk milletinin aleyhinde ne malzeme varsa, hemen dört elle sarılanların ülkenin menfaatleri söz konusu olduğunda böyle savrulmalar yaşamalarına artık şaşırmıyoruz. CHP ve HDP’nin perde arkasında zaten bildiğimiz ortaklığı, bu tezkere oylaması vesilesiyle aleniyet kazanmıştır” dedi.
‘YÜZSÜZLÜK ABİDESİ’
10 büyükelçinin açıklamalarına karşı sergiledikleri onurlu ve ilkeli duruşun da Kılıçdaroğlu’nu rahatsız ettiğini belirten Erdoğan, “Bir dönem başında bulunduğu SSK’yı batıran, partisine bir kaset kumpası sayesinde genel başkan olan, girdiği her seçimi kaybettiği, böyle bir durumda gereğini yapacağını söylediği halde yerinden kıpırdamayan bir yüzsüzlük abidesinin böyle haysiyetli bir duruşu anlamasını ve desteklemesini zaten beklemiyorduk. Büyükelçilerin ülkemize ve yargı kurumlarımıza yönelik ağır bir hakaret olarak gördüğümüz açıklamasından, özellikle buradan kimin nerede durduğunu hep birlikte takip ettik” ifadelerini kullandı.
Konuşması sırsında, CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun büyükelçilerin açıklaması üzerine sergilediği tavır hakkında bir video izleten Erdoğan, “Ülkemize ve yargımıza bühtan edilen ilk açıklamayı sevinçle karşılayıp, özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu topraklarla ne gönül bağı, ne kök bağı yoktur olamaz” dedi.
‘KENDİNİ REZİL ETMENİN ÖTESİNDE BİR ANLAMA SAHİP DEĞİL’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun eskiden beri alışkanlık edindiği kamu görevlilerine yönelik sözlü saldırılarını son dönemde epeyce artırdığını belirtti. Konuşması sırasında Kılıçdarğlu’nun toplumun bazı kesimlerine yönelik ifadelerini içeren bir video izleten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin her memuru, her kamu görevlisi, her meslek mensubu, her bireyi devletinin koruması ve güvencesi altındadır. Kılıçdaroğlu’nun hezeyanları kendini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip değildir.
Kendi partisini yönetmekten aciz, altında olup bitenler karşısında çaresiz, ağzından çıkanlardan habersiz bir genel başkanın ülkenin idaresi hususunda atıp tutmasından daha gülünç, trajikomik ne olabilir? Bu zavallının durumunun tababet ilminin görev alanına girdiğini daha önce zaten söylemiştim. Adama bak ya Osmanlı’ya hakaret ediyor. Sen kimsin ya? Sen Osmanlı’ya nasıl hakaret edersin ya? 600 yıl dünyaya nam salmış bir Osmanlı’ya sen nasıl hakaret edersin ya? Bu ne saygısızlıktır ya, buna bizim kitabımızda cibilliyet itibarıyla bozuk derler” ifadelerini kullandı.
‘FUZULİ’DEN İSTANBUL’A BİR HAREKET OLACAK’
Dün Azerbaycan’da olduğunu anımsatan Erdoğan, orada gerçekleştirdiği faaliyetleri anlatarak, “Azerbaycan’da farklı bir gelişme var inşallah Fuzuli’den İstanbul’a bir hareket olacak. Şu anda bu yollarının yapımına yönelik çalışmalar hızla devam ediyor. Bir taraftan demiryolu çalışmaları, bir taraftan otobanlar ve buralarda da yine Türk müteahhit firmaları yoğun bir çalışmanın içerisindeler. Azeri-Türk müşterek yaptıkları çalışmalarla hamdolsun güzel bir kardeşlik sergiliyorlar” dedi.