Sağlam bir ilişkinin 8 altın kuralı; Sevmek, Güven, Empati, İlişkiye 3. kişileri dahil etmemek, İlgi göstermek, Çözüm odaklı olmak, Sahiplenmek ve Sözcük seçimi.
SEVMEK
Sevda iki kalbin birbirini tamamlayıp bir olması değil midir ? Sevda bu şaheserin en önemli hammaddesi, yapı taşıdır. Ahmet Arif’in de belirttiği gibi ;
Körsem, Senden gayrısına yoksam, Bozuksam, Can benim, düş benim, Ellere nesi ? Lakin sevmek kardeşi saygı ile güzeldir. Saygı yoksa sevda eksik kalır. Zamanla yıpranır.
GÜVEN
Güven eksikliği, sürekli şüphe duymaya yol açar. ”Acaba doğru mu söylüyor ?” ”Acaba başkasına da yazıyor mu?” ”Acaba aldatılıyor muyum ? ” gibi gibi acabalarla dolu bir zihin. Aldatmanın maalesef yaygınlaşmaya başlaması ile kişilerde güven eksikliği problemi hat safhaya gelmiştir. Unutulmaması gereken nokta her şeye rağmen herkesin aynı olmadığıdır. Güven eksikliği olan kişilerde bir süre sonra bu durum takıntı haline gelmektedir. Karşılıklı olarak güveni n sağlanmadığı bir ilişki asla yürümez.
“Güven ruh gibidir, terk ettiği bedene asla geri dönmez…” (W. Shakespeare)
EMPATİ
Empati sempatinin anasıdır, diyebiliriz. Herkes anlaşılmak ister. En azından karşı tarafın anlamaya çabaladığını görmek… Empati yeteneği bir ilişkide özellikle sorunların çözümünde kilit rol oynar. Bir olay olduğunda farklı pencereleri de açıp o olaya diğer pencerelerden de bakabilme yeteneğidir. Empati duygusundan yoksun insanlarla anlaşmak çok zordur. Onlar ne kadar açıklama yapılsa da kendi anladıkları gibi olaylara bakarlar. Bu durum iki kişi arasında çatışmaya sebebiyet verir ve ortaya çıkan problemler çözümsüz kalabilir.
” İnsan acı duyabiliyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyabiliyorsa insandır.” Tolstoy
İLİŞKİYE ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİ DAHİL ETMEMEK
İki kişi arasında yaşanan bir problem o kişilerce çözülemiyor ise kesinlikle başka kişiler araya katılmamalıdır. Problemler partnerler arasında konuşulup çözüme kavuşturulmalıdır. Sonuçta birbirini en iyi partnerler tanır. Diğer insanların dışarıdan bakıp yönlendirmeleri doğru değildir. Genelde yapılan bir hata da bir sorun olduğunda üçüncü kişilerle paylaşılarak soruna yaklaşmaya çalışmaktır. Partnerlerin ilişkilerini sahiplenerek üçüncü kişileri araya katmamaları gerekir. Bir noktada da herkes iyi niyetli yaklaşmayabilir.
İLGİ GÖSTERMEK
Çiçekler dahi bakılıp sulandıklarında gelişim göstermektedir. Sevda da böyledir, ilgi ister. Mutlu etmek aslında çok basittir, minik sürprizler, içten kopan güzel sözcükler… Çoğu insan nedense ilgisini, sevgisini göstermekten kaçınır. Halbuki hayat uzun değildir. İnsan en çok sevgiyle beslenir ve hayata tutunur. İlgi gösterirken egodan, gururdan arınmak gereklidir.
ÇÖZÜM ODAKLI OLMAK
Halının altına tozlar süpürülürse o tozlar zaten etrafa yayılacaktır. Verilen tüm emekler boşa çıkacaktır. Problemlerin olmasından korkulmaması gerekir. Asıl korkulması gereken nokta problemleri çözmeye çalışmaktan kaçınmaktır. İlişkide bazen taraflardan biri problemlerden kaçınmaya çalışır diğeri ise ısrarla çözmeye çalışır. İki insan da yapıcı davranıp problemi çözmek için çaba sarf ettiğinde bu ilişki asla yıkılmaz .
SAHİPLENMEK
Eşler birbirlerini sahiplenip ilişkilerine zarar gelmesini önlemelidir. Dış faktörlerin bu ilişkinin çeperine kadar girip bu çeperi yontmaya çalışmasını engellemelidir. Aynı zamanda bunu ilişkide ki tek taraf yapıyor ve karşı taraf ise aksine üçüncü kişileri dahil etmeye onlara ilişkideki problemleri anlatmaya devam ediyor ise o ilişki kalıcı olmaz.
SÖZCÜK SEÇİMİ
Bazı kadınlar kocalarını ya da sevgililerini ” Çok beceriksizsin, hiç bir halta yaramıyorsun ” gibi gibi cümlelerle aşağılamaktadır. Erkeklerin ise genellikle sorunlardan kaçmak için ” Sus artık, dırdır ediyorsun, kapat çeneni ” gibi cümleler sarf ettikleri görülmektedir.
Burada karşımızdakinin kadın ya da erkekten ziyade insan olduğunu unutmamak gerekir. Bir kalbi olduğunu, o kalbin kırılabileceğini düşünmek gereklidir. İlişkiyi aşırı derecede yozlaştırır bu durumlar. Herkes dört dörtlük olmak zorunda değildir. Saygı çerçevesinde tartışmayı becerebilmek önemlidir. Empati yaparak hareket edilmelidir. Kimse kadın ya da erkek fark etmez kendisine aşağılayıcı, küçümseyici, hakaret içeren cümleler kurulmasını istemez. Değer bilmek gerekir .
SEVGİLİM
Ben seni düşünüyorum seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
Kalbim diyorum kalbim
Daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
Aşkı anılar besliyor düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
Sevgi eskidikçe sevgi.
Günümüz ekmeğimiz, türkümüz
Çoluğumuz çocuğumuz
Binalar yan yana yükselip gidiyor
Vapurların ağzı köpük içinde
Uzaklarda ne kapılar açılıyor
Trenin biri bir istasyona varıyor
Ordan çıkıyor biri.
Her şey biliyor her şey
Sen biliyor musun bakalım
Seni nice sevdiğimi?
Üstüne titrediğimi?
Geldiğimi? Gittiğimi ? Hadi. (CEMAL SÜREYA )