Tuzla’da çalıştığı iş yerinden izinli olduğu 8 Ocak Pazartesi günü evinden çıkan 19 yaşındaki Sude Naz Gül’den haber alınamıyor.
Tuzla, Şifa Mahallesi’nde bir markette çalışan Sude Naz Gül, iş yerinden izinli olduğu 8 Ocak Pazartesi günü evinde vakit geçiriyordu. İki kardeşini kursa götürüp tekrar eve gelen 19 yaşındaki Sude Naz, ablası uyuduğu sırda evden çıkıp kayıplara karıştı. Sude Naz’dan haber alamayan anne ve ablası polisi arayarak kayıp ihbarında bulundu.
“DEFALARCA ARADIM; TELEFONU KAPALIYDI”
Kızından 3 gündür haber alamayan anne İlknur Gül, ” Herşey iyiydi Pazartesi günü işe gittim. Onu saat 12.00 ile 13.00 arası muhakkak arıyordum. Sude Naz’ı aradım telefonuna ulaşamadım. Telefonuna bakmadı. Hiç öyle yapmazdı. Defalarca aradım sürekli kapalı telefonu. Ablası uyuyordu gece işten gelmişti. Sonra ablasını aradım. Anne içeride uyumuş dedi bana kendi kendi mahallelerde bakmış. Sonra ben eve geldim baktım evde yok, merak ettik. Ablasıyla birlikte polise gittik. Çalıştığı yere gittik. Arkadaşlarına sorduk. Onlar da olumsuz birşey söylemediler.
Telefonla konuştuğunu da söylemediler. 3 gündür haber alamıyoruz. Pazartesi günü izinliydi. İki erkek kardeşini sabah kursa götürmüş, gelmiş geri. Ablası evdeymiş onu görmüş. Ablası uyumaya gitmiş o da salona oturmaya girmiş. Ondan sonra telefonu hiç açılmadı. Sevdiğiyle kaçsaydı haberimiz olurdu. Bildiğimiz bir erkek arkadaşı yoktu ve evliliğe de çok karşı bir insandı. Arkadaşlarının hepsini aradım onlarla hiçbir konuşma olmamış.Hiçbir zaman ilgisiz bir anne olmadım. Her zaman üzerine düştüm o ilgiden mi böyle oldu ? Sırası geldi anne oldum sırası geld baba oldum.
Eşim işinden dolayı il dışına gidiyor. O da ilgisiz bir insan değil, hatta babaların üzerine benden daha çok düşerler. Her zaman doğruları anlattım nasihat etitm doğruları gösterdim. Üniversite sınavına gir hayatını karartma dedim. Okumayı sevmiyordu. Ablasıyla çok uğraştık ikna edemedik.Ben çalışacağım diye ısrar etti. Ben de bilinen bir yere vereyim istedim. Dışarıya çıkıp gezmeyi sevmezdi. 4 çocuğum var o biraz daha farklıydı. Onun üzerine daha fazla düştüm. O bundan bunaldı mı, sıkıldı mı, anlamadım” dedi. Baba Taner Gül ise, “Bekliyoruz, haber bekliyoruz yapacağımız birşey yok” diye konuştu.
“ÜZERİNDE SİYAH MONTLA, SİYAH EŞARBI VARDI”
Kardeşi evden çıktığı sırada uyuyan abla Buse Gül ise, “Sabah işten çıkıp eve geldim. Erkek kardeşlerim kursa gidecekti onlara kahvaltı hazırladım. Sonra uyanıp erkek kardeşlerimi kursa o götürdü. Eve gelmesini bekledim. Eve geldiğinde film izleyeceğini söyleyerek içeri geçti. Sonra ben uyudum. Uyandığımda annem mesaj atmıştı. Annem beni geri aradı. Sude telefonuna bakmıyor git bak diye. Seslendim ses gelmeyince baktım yoktu. Arkadaşlarıyla gezmeye gitmiştir, telefonun şarjı bitmiştir dedim, biraz bekledim. Aradım ama açmadı. Normalde telefonu kapalı olmaz.
Ben de panik oldum. İş yerine gittim. Yakın arkadaşlarına ulaştım sizinle buluştu mu diye sordum. Hiçbiri nerede olduğunu bilmiyor. En son bir arkadaşıyla Pazar günü akşam bir arkadaşıyla konuşmuş. Yorgunum, uyuyacağım deyip kapatmış telefonu. Sokaklara, her yere baktım hiçbir yerde yoktu. Telefonlarını açmadı. O gün üzerinde siyah montuyla, siyah eşarbı vardı” dedi.
