Lig lideri Trabzonspor’un artık akıllarda tam olarak yerini almış 4-3-3’üne karşı, Valerien Ismael hoca 3-4-3 dizilimi bizlere nasıl bir maç izletecekti? Benim gibi birçok futbolseverin en çok merak ettiği buydu.
Beşiktaş takımı benim beklentimin çok üstünde bir oyun ortaya koydu. Başlama vuruşundan itibaren yoğun bir baskı ve istekli görüntüsü ile göz doldurdu desem yanlış olmaz. Sağ ve sol kenarda hücuma destek sağlamaya çalışan Rosier ve Rıdvan ellerinden geleni fazlasıyla yaptıkları halde ilk yarıda pek etkili olamadılar. Orta alanda Josef ve Can, fiziksel bir mücadele ortaya koyuyorlardı. Savunma hattındaki oyuncularda ağır oyuncular olmalarına rağmen öne çıkarak rakibi önde karşılamaya çalıştılar ve başarılıda oldular. Beşiktaş adına ligin başından beri en etkili ismi adeta takımın beyni Ghezzal yine harika bir oyun sergiliyordu. Maçın ilk yarısı sert ve fiziki mücadelenin yoğunluğu ile geçerken Abdülkadir Ömür’ün Iniesta vari pasını iyi kontrol etmesine rağmen gole çeviremeyen Djaniny ilk yarının en net pozisyonunu harcamış oldu.
Trabzonspor yoğun baskı ve tempoya karşılık veremedi. Višća yine bir büyük maçta varlık gösteremedi. Beşiktaş net pozisyon bulamasa da atak sürekliliği sonucunda oluşan karambol şutlarda iyi bir bitirici oyuncusu olmadığı için skor üretemedi. Bu yoğun tempoyu sürdürmesini beklemediğim Beşiktaş 2.yarıda da yorulmadan aynı baskı ve istekle oyununu devam ettirdi.
Abdullah Avcı 2.yarının başında Cornelius hamlesi ile maçın seyrini değiştirdi desem yanlış olmaz. Stoperler ile girdiği her mücadelede üstünlük kuran Cornelius takımının ilerde top tutmasına büyük katkı sağladı. Hücumda çoğalmaya ve set kurmaya çalışan bir Trabzonspor izledik. Maç bu şekilde giderken hala etkili oynayan Beşiktaş takımıydı. Devreye giren Cornelius takımı çok iyi oynamamasına rağmen Ersin ve Vida’nın hataları sonucunda skoru buldu takımını öne geçirdi.
Sahanın şüphesiz en iyisi Ghezzal, takımına penaltıyı kazandırdı ama geldiği günden bu yana bekleneni veremeyen Batshuayi penaltı atışını kaçırarak belki de takımını galibiyetten etti. Bu kaçan büyük fırsat sonrasında daha baskılı oynaması gereken Trabzonspor bir reaksiyon veremedi ve Ghezzal yine akıl dolu bir pas ile Rosier’i golle buluşturdu. İbre tamamen Beşiktaş’a dönmüşken Larin Oscar gecesinin etkisinde kalmış olmalı ki rakibine attığı tokat ile saçma bir şekilde takımını eksik bıraktı ve belki de maç orada Beşiktaş için bitti. Uzatmalarla beraber kalan 16-17 dakikalık süreçte Dorukhan’ın direkten auta giden kafa vuruşu dışında önemli bir pozisyon olmadı. Trabzonspor yine bir büyük maçta rakibini domine edici bir oyun oynamadı.
Beşiktaş takımı yeni hocası ile yeni bir sürece girdi. Ben ilk maçından hocanın oynatmak istediği oyun ve düşünce yapısını olumlu buldum. Yüksek tempo ve başarıya aç bir takım kimliği oluşturmak istiyor Valérien Ismael hoca. Gedson Fernandes hariç en az 5-6 takviye ile yeni sezonda heyecan uyandıran bir takım olabilir Beşiktaş.
Hakem Zorbay Küçük ise yaptığı kural hatası ve ev sahibi lehine çaldığı düdükler ile berbat bir maç yönetti desem yanlış olmaz.
