İnsanoğlu önce kendini bilmeli… Emanete sahip çıkabildik mi? Bence insanın kendisini bilmesi kendisine yapılmasını istemediği bir hareketi başkasına yapmamasıyla başlamalıdır.
Kendini bilmek deyince ne geliyor aklımıza, dünyaya geliş amacımız, ne için yaratıldığımız, neler yapmamız gerektiği, nasıl yaşamamız gerektiği, neye göre yaşamamız gerektiği bu soruları çoğaltabiliriz lakin esas olan gerçekte olan ve bilmemiz gereken şeyler onlar neler?
Bence insanın kendisini bilmesi kendisine yapılmasını istemediği bir hareketi başkasına yapmamasıyla başlamalıdır. Herhangi bir durumda önce bu fikriyata sahip olmalıdır ve olaylar karşısında olayın taraflarını kendi en yakınlarıymış gibi görüp buna göre bir davranış sergilemesi gerektiğine inanırım her zaman ve böyle düşünüp buna göre hareket etmişimdir. Buna şu zamanda kelime olarakta tam karşılamasa da empati yani karşındakinin duygularını kendininmiş gibi yaşamak diyorlar.
Bu kelimeyle güncel bir mevzuya giriş yapıp kelimeyle bağdaştırıp birde bu pecereden bakmanızı sağlamak isterim, buyrun başlayalım.
Konumuz büyük halk ozanı Neşet Ertaş‘ın tabiriyle insan diye lafızlaştırdığı anne, kardeş, hatun olarak hayatımıza dahil olan dünyamıza mana ve bütünlük katan kadınlarımız. Mevcut gündem olarak sıkça gözümüzün önüne getirilen çeşitli çevrelerce çeşitli nitelendirmelerde bulunulan ve sebebi her ne olursa olsun nadir de olsa güzel sonuçlanan vaka sayısının az olması güzel gözükse de genel toplama baktığımızda hiç iç açıcı değil bu durumda olmamız.
Kendimce bir şeyler söylemek istedim bu konu hakkında, genel anlamda bakıldığında en büyük nedenin manevi boşaltılmışlık olarak görüyorum ben, ve en başta kullanmış olduğumuz kelimeye empati yoksunluğuna getiriyorum sözün yönünü bu söylediklerimi kabul etmeyenlerde çıkacaktır tabiki de diyebilirler de evet bende söylüyorum iş sadece empati yapmakla yada manevi yönün sağlamlaştırılmasıyla çözümlenemeyebilir lakin sorunun temeli esas çıkış noktası burdan peydah olmaktadır bunu da kimse inkar edemez.
Ortada bir sorun olduğu aşikardır bize düşen ise bu sorunu çözebilmek için neler yapabileceğimizi anlatmak söylemek konuşmaktır, bunun çeşitli şekillerde yapılabileceği kesindir korumacılıkla çözmek bir yoldur mesela yada hukuki boyutu vardır işin ama bu yolunda kendi içinde açıkları ve zaafları olduğundan dolayı kesin çözüm değildir.
Meseleye herşeyin ilk başladığı yerden bir çözüm getirmek gerektiğine inananlardanım ben yani;
Aileden anne babadan. Her şeyden önce inanç, itikat, abdest, namaz, din bilgisinden önce imanın ne menen bir şey olduğunu dünyaya ne için gelindiğini her şeyi zevklerden ibaret olmadığını yaşadığımız şu dünyanın gelip geçici olduğunu üç günlük olduğunu ve varlık olarak bir amacımız olduğunu bilip anlatıp ve en önemlisi yaşamalıyız ki ardımızdan gelen yetiştirdiğimiz ileriki zamanlarda birer birey olarak yeryüzünde kendine bir yer edinen şahsiyetlerde bu yol üzerinden bu bilinçle hareket edebilsin.
BEN yapamadım onlar yapsın BEN yaşayamadım onlar yaşasın deyip gayri ihtiyari serbesiyet tanıdığımız olaylar günün sonunda hak gibi görür olabildiğinden dolayı bu gibi olaylara dikkat etmeli cinsiyet ayırt etmeden o cinsiyetten yapar bu bu cinsiyetten bunu yapamaz gibi maneviyatı cinsiyete indirgemeden defatle üzerine düşerek söylemek istiyorum ki anlattığımız konuştuğumuz doğru dediğimiz doğru olarak söylediğimiz şeylerin uygulayıcısı öncelikle kendimiz olmalıyız ki örnek teşkil edebilelim.
Sonrada başkalarından bekleyebilelim çok bilindik bir tabir olmakla beraber yerine yakıştığı için yazmaktan çekinmiyorum ”HERKES KENDİ KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRÜRSE PİSLİK DİYE BİR ŞEY KALMAZ.” Sözün özü olarak manevi alandaki eğitimle vicdani eğitimi üst üste koyup aldığımız değerleri de hayatımızda bir fiil uygularsak her şey değişecektir kesinlikle bununla birlikte birey olarak çıkılan bu yolculukta kelebek etkisiyle toplumun tamamına idrak ettirildiği taktirde ALLAHIN izniyle her şey hallolacaktır.
Günün sonunda bu manevi birliktelik ve insan odaklı yaşayış bizim genetik kodlarımızda olduğundan eninde sonunda bu birliktelik sağlanacak ve değerli olan varlıklarımız hak ettiği değeri bulup en çokta İNSANOĞLU kendine yakışanı layık olana layık olduğu değeri vererek yapacaktır.
EMANETE SAHİP ÇIKABİLDİK Mİ ?
Bunca anlattığım şeyin altın oranı olarak izah etmek istediğim bir diğer bahis ise şudur ki KADINLAR; annemiz, kardeşimiz, hatunumuz hangi sıfatla hayatımıza dahil olmuş olursa olsunlar onlar bize ALLAH CELLE CELALÜHÜNÜN bize emanet ettiği insanlardır ve ister yakın olsun isterse sokaktan geçen herhangi birisi olsun onlara bu gözle bakıp kendi canımızı nasıl muhafaza ediyorsak onları da can bilip empati kurup ona göre hareket etmeliyiz inanın bana böyle davranıldığı vakit her şey daha güzel ve yaşanılır olacaktır.
Şu gazetelerde okuduğumuz üçüncü sayfa haberlerinin de bir sonu gelir İNŞAALLAH. Sorumuzun cevabı maalesef ki bilip de söylemekten utandığım bir kelime düzen içerisinde yetkili olabilmem mümkün olmasa da elimden geleni yapmakla mükellefim dua ve elimde imkan oldukça icraatle karşı durmaya çalıştığım bir durum ve sakin bir mizacım olmasına karşın bu gibi durumlarda sakinliğimi muhafaza edemem bu vakte kadar birebir böyle bir olayla karşılaşmadım, lakin olduğunda da yapmam gerekenden geri durmam RABBİM geri durmaktan uzak etsin.
Böyle konularda ödenecek bedeller misal olacaktır ve var olan düzende bir nebzede olsa değişikliğe sebep olacaktır olsun da İNŞAALLAH. Sözün sonunda evet emanete sahip çıkmıyoruz belki ama istisnaları ayrı tutarak söylüyorum sözüm meclisten dışarı böyle durumlarda sessiz kalanları ALLAH AFFETSİN vicdanlarını dinleyip öyle sessiz kalsınlar kendi canlarına gelecek olsa nasıl davranırlar onu düşünsünler o zaman daha iyi anlayacaklardır umarım…
SELAM VE DUA İLE…
GÜNÜN SÖZÜ
- HAYATTA BAŞIMA GELMEZ DİYE BİR ŞEY YOKTUR SANİYE SONRASININ GARANTİSİ VARSA TEPKİSİZ KAL ETRAFINDA OLANLARA.
- BUGÜN KARŞI ÇIKMADIĞIN ADALETSİZLİKLER YARIN GELİR SENİN SINAVIN OLUR DİKKAT ET.
EMANETİMSİN ONDANDIR ÜZERİNE TİTREMELERİM!!!
- Aynı ömür yolunda yaşıyoruz bilirim sen narinsin titrerim üzerine sevgiyle hürmetle
- Yaşam yolunda olduğu gibi öte dünyada da yanımdasın her daim emanetisin YÜCE ALLAHIN
- Şartlar ne olursa olsun fark etmez bitmeyen sevgi gönlümle amade yoluna tüm ömrümce
- En son gün gelip çattığında son nefesim çıkana kadar bedenimden esas emanetçi emanetini aldığında razı olursa benden eminim razı olur RABBİMDE benden İNŞAALLAH..