Herkese kısa bir aranın ardından yeniden merhaba. Geçtiğimiz haftalarda Bozcaada’da tatilde idim hâliyle buralara da uğrayamadım ama bu kısa tatil daha doğrusu kaçamak gerçekten bana, ruhuma, kalbime çok iyi gelen, çok keyif aldığım enerjimi depolayıp yaşadığımı hissettiğim dolu dolu beş gün geçirdim annem de öyle. Bu hava değişikliği ikimize de muhteşem hissettirdi.

Bozcaada gerçekten küçük, sakin ama çok güzel, buram buram huzur kokan insana huzurlu, mutlu ve keyifli hissettiren bir yermiş bunu bizzat yaşayarak görüp deneyimlemiş oldum. Sokaklarında gezmesi keyifli ve rahatlatıcı, havası, kafeleri, restoranları, plajlarıyla çok hoş bir tatil beldesi hatta bundan daha fazlası. Sanki başka bir dünya gibi bana göre, sanki çocukluğumuzdan beri hep masallarda anlatılan harikalar diyarının, hayal âleminin, düşlerimizdeki o renkli dünyanın hayat bulmuş hâli diyebilirim Bozcaada için.

Sözün özüne gelirsek orada geçirdiğim beş gün boyunca oranın bilinen bazı mekanlarını görme fırsatı bulmakla beraber kendim de bir- iki yer keşfettim genel olarak hemen hemen hepsinden memnun kaldığımı söyleyebilirim. Dilerseniz sözü daha fazla uzatmadan Bozcaada notlarıma geçelim;

Orada ilk geceyi bir pansiyonda geçirip ertesi gün ise Aika Otel’e geçtik ve oradan gerçekten çok memnun kaldık odaları çok temizdi, ortamı çok güzeldi özellikle bahçesi çok geniş ve ferahtı, çalışanları çok ilgili ve sempatikti oraya gelirseniz kesinlikle bu otelde konaklayın derim.
Orada en çok vakit geçirdiğim olmaktan da en fazla keyif aldığım yer kesinlikle Salhane oldu. Ortamı çok güzel ve keyifliydi, müzikleri muhteşemdi, çalışanlarının performansı gayet iyiydi. Biz orada gündüzleri denize girip bir- iki akşam da oturup bir şeyler içmek ve biraz da müzik dinlemek için geldik ve çok keyif aldık ayrıca mekanın manzarası ayrı bir harika zaten orayı mutlaka duymuşsunuzdur birçok etkinliğe (konser, festival vs. ) ev sahipliği yapan bir yer. Umarım gelecek sefer geldiğimizde güzel bir konseri ya da benzer bir etkinliği yakalayabiliriz.
Deniz demişken Bozcaada denizinin soğuğu hemen hemen herkesin malumu, annem de on yıl önce gittiği zaman orada denizin çok soğuk olduğundan hatta çivi gibi olduğundan bu yüzden bir türlü o soğuğa alışamadığından bahsetmişti. Denize ilk girdiğim anda anladım ki gerçekten öyleymiş ama kısa süre sonra alıştım o soğuğa, çok da iyi geldi insana soğuk duş etkisi hissettirip kendine getiriyor rengi desen muazzam, berraklığı desen ayrı bir olay.
Son iki günümüzde ise Biz-Bize Cafe’nin plajında girdik denize orayı annemle kendimiz keşfettik. Orası da güzeldi özellikle de müzikleri birkaç tane şarkı keşfettim mesela gerçi hep aynı şarkılar aynı sıralamada dönüyordu ama olsun. Vakit geçirmesi keyifli bir yer.
Bozcaada’da bir akşam vakit geçirilmesi gereken yerlerden biri kesinlikle Yalova Restoran. Mezeleri, şarapları, atmosferi her şeyiyle mükemmel bir yer üstelik Ata Demirer’i gördük. Adada güzel bir akşam geçirmek isterseniz mutlaka buraya da uğrayın.
Bunun yanında Bade-i Aşk, Sandal Restoran, Asma6 Meyhane, Madam Niça, Simyon Meyhane, Vahit’in Yeri ve İn Vino da kesinlikle gidilmesi gereken diğer mekanlar (Aralarında gidemediklerimiz var, bir dahakine inşallah).
Adanın güzelim sokaklarını gezmeden, Rum Mahallesi’ni görmeden, Çiçek Pastanesi’ne oturmadan, küçük esnafından alışveriş yapmadan özellikle ceviz reçeli, domates reçeli, zeytinyağlı- keçi sütlü vs. sabun almadan dönmeyin. Madam’ın Kahvesi’nde damla sakızlı kahve içmeyi, gün batımına karşı şarap- pizza keyfi yapmayı, ada dondurmasından tatmayı da-özellikle damla sakızlı ve lavantalı- ihmal etmeyin (Bunların da içinden yapamadıklarımız oldu gelecek sefere inşallah o da).

İşte Bozcaada notlarım böyleydi. Daha güzel anılarda ve yazılarda tekrar buluşmak dileğiyle herkese şimdiden iyi bir hafta olsun.