Ali Rıza Bey’in hiç keyfi yok… Herkese merhaba. Bugün, geçen televizyonda bir haber kanalında gördüğüm bir yanlışlık hakkında yazacağım.
Haberde Başak Cengiz’in avukatı konuşuyordu. Altta bulunan metinlerden birinde de “Başak Cengiz nişanlısı tarafından kılıçla öldürülmüştü.” yazıyordu. Ancak bildiğiniz gibi Başak Cengiz hayatında hiç görmediği canavarın biri tarafından öldürülmüştü. Bu hata bana ülkemizin bazı genel sorunlarını hatırlattı. Bu yazıyı yazma nedenim de bu.
İyi niyetle bakarsak karışıklık olmuş olabilir. Polyanna´yı dağa kaçırmışlar oh temiz hava aldık demiş sonuçta. Fakat bu iyi niyetin altından acı bir gerçek yatıyor. Evet yanlışlık oldu. Ama kimse nasıl demedi. Şaşırmadı. Oldukça normal, kanıksanmış bir mesele olarak gördü. Ah doğru ya. Bir kadının en yakınım dediği insanlar tarafından öldürülmesi oldukça normal ve alışılagelmiştir(!) Bu ülkede kadınların yakınları tarafından öldürülüyor olması, sütün beyaz olması kadar sıradan kabul ediliyor. Evet, büyük çoğunluk böyle. Fakat bunu normalleştirmek yerine karşı çıkmalıyız. Belki yazarak, belki sokakta bağırarak, belki şarkı söyleyerek…
Bir farklı ihtimalimiz de kasıtlı şekilde hatalı yazım. Bu da iki ihtimalle ayrılıyor. Ya birileri korunmak isteniyor. Ya da böylesine hassas bir konuda, böylesine ciddi bir yanlışlıkla insanların kalpleri kırılsın isteniyor. Birinin neden bu kadar vicdansız olacağı hakkında bir fikrim yok. O yüzden ilk ihtimal daha mantıklı geliyor.
Yine bu konu ile bağıntılı bir sorun da, Türkiye´de insanların büyük bir kesimi sorgulamadan gördükleri, izledikleri her şeyi gerçek varsayıyorlar. Ve medyanın da belirli kesimleri bunu çok güzel şekilde kullanmayı biliyor. Bir gün önce yüzde bilmem kaç zam gelmiş besin maddesinin sağlığa zararlı olduğuna dair haber yapıyor. Hep birilerinin arkasında duruyor.
Eğer birilerine yakınsanız haklısınız, ha yok değilseniz yerin dibine girmek size müstahak. Böyle yazıp çizip, üzerine azıcık limon sıkıp, baharatı basarak halka sunuyorlar. Yine bu haberi gördükten birkaç dakika sonra bir çift söz duydum. “Bir araştırma yaptım, insanlar okudukları her şeye inanıyorlarmış. Bunun doğru olduğundan eminim çünkü bir yerde okumuştum.” İşte bahsettiğim şeylerin özeti. Durum bu ise medyanın şeffaf haber yapması ve bu zayıflığı kullanmayacak vicdana sahip olması hayati önem taşıyor.
E konuşmak kolay. Söyle de nasıl düzeltelim derseniz çocuğunuz varsa derslerde başarılı olmaktan önemli olanın iyi insan olmak olduğunu öğretin. Çünkü bütün bu kötülükler arkasında hep kırgın kalmış, kırılmaktan hırçınlaşmış, hırslı çocuklar var. Çiçeklere basmadan geçecek yollar arayan çocuklar olsun dünyamızda. Yalnızca kendi acısını değil, hiç ayırt etmeksizin tüm insanlığın acısını çekebilecek insanlar olsun dünyamızda.
Çünkü bazı şeyler bir mesleğin etik kurallarını kapsamaktan çok, kişinin kendi vicdanıyla ilgili. Onları kötü şeyler yapmaktan kurallar ve kısıtlar değil, içindeki ses alıkoyan insanlar olsun dünyamızda. Daha güzel ve sıcak, daha mutlu olacağımız, kabuslarımızı yeneceğimiz günlerde yeniden buluşmak umuduyla. Hoşça kalın.