Türkiye’nin en büyük pandemi hastanesi, Sancaktepe’deki Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi’nde yeniden Kovid hazırlıklarına geçildi.
Türkiye’nin en büyük pandemi merkezi Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi’nde, çok değil bundan iki ay önce Kovid dışı servisler artırılarak pandemi sonrası normalleşmeye geçiş yapılmıştı. Ancak Avrupa’da başlayıp ülkemize de yansıyan vaka sayılarındaki artış nedeniyle, hastanede Kovid servisleri yeniden aktif edilmeye başlandı. Başhekim Doç. Dr. Alpaslan Tanoğlu, günlük ayaktan hasta başvuru sayılarının 3-4 kat arttığını kaydetti.
“GÜNLÜK 800 BAŞVURU, PCR POZİTİFLİĞİ DE ARTTI”
Doç. Dr. Tanoğlu, “Kovid sonrası normalleşme sürecimiz bu dalgayla beraber yine önlem alarak hazırlık yapmamızı gerektirdi. Yeni bir dalgayla karşı karşıyayız gibi gözüküyor. Bir ay öncesine kadar Kovid sonrası yeni normale dönmüş durumdaydık. Burası da Anadolu yakasının en büyük pandemi hastanesi. Yeni poliklinikler, yeni ‘temiz’ servisler açmıştık. Dahiliyede, enfeksiyon hastalıklarında, göğüs hastalıklarında, hatta cerrahi servisler de dahil.
Fakat son 15-20 gün içerisinde Avrupa’daki dalganın bize de geldiğini görmekteyiz, ayaktan başvuran hasta sayısında hızlı bir artış var Kendi hastanemizde bundan bir ay önce yaklaşık 200 civarında günlük hasta geliyordu. Bunların yaklaşık 100 civarında PCR testi yapılıyordu. Negatiflik daha fazlaydı, pozitifleri daha az görüyorduk. Fakat şu an itibariyle son birkaç güne baktığımızda 800-850 civarında hasta başvuruyor. Bunların yaklaşık 700-750’sine PCR testi gerekli oluyor. rakamlar bize yeni bir dalga ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor” dedi.
“50 YAŞ VE ÜSTÜ HASTALAR DA GÖRMEYE BAŞLADIK”
Her yeni Kovid dalgası öncesi ayaktan hasta sayısında artış görüldüğünü, bu artışların yavaş yavaş yatışlara ve daha sonra da yoğun bakımlara yansıdığını kaydeden Doç. Dr. Tanoğlu, “Biz de bu nedenle tedbir olarak Kovid kliniklerine doğru dönüş yapmaya başladık. Gördüğümüz kadarıyla vakaların büyük çoğunluğu aşısızlar ya da aşılarını tamamlamamış olanlar. Yoğun bakımlara tam manada ciddi bir yansıma olmadı şimdilik.
Genel olarak servislerde olsun, yoğun bakımlarda olsun, 60-65 yaş üstü kişiler, ek hastalığı olanlar, immünsüpresif dediğimiz bağışıklığı baskılayıcı hastalığı olan ya da bu tip ilaçları kullananlar ağırlıkta. Son günlerde 50 yaş ve üstündekilerde de yatış gözlemliyoruz. Yoğun bakımlara hasta yansıması olmasın, kayıplarımız olmasın diye şimdiden tedbirimizi almamız gerekiyor. Eksik aşısı olanların bir an önce hatırlatma dozlarını yaptırması gerekiyor” diye konuştu.
“BELİRTİLERİ DEĞİŞTİ, AKCİĞER TUTULUMU NADİR”
Yeni dalgayla beraber hastalığın belirtilerinde de bir değişim olduğuna işaret eden Tanoğlu, şu bilgileri verdi: “Mesela önceki dalgalarda sıkça şahit olduğumuz koku ve tat değişikliklerini daha az görüyoruz. Onun yerine boğaz ağrısı, öksürük, balgam çıkarma, ateşlenme, kas ağrıları gibi soğuk algınlığı tablosu daha ağır kendini gösteriyor.
Bizim için sevindirici olan, akciğer tutulumlarının daha az görülmeye başlanması. Zaten yatışların da çok artmamasının en önemli sebeplerinden birisi bu. Akciğer tutulumu daha nadir ve daha hafif. Tamamen sağlıklı kişilerin kendini koruyarak riskli gruptaki insanlara hastalığın iyice yayılmasının önüne geçmemiz gerekiyor. Bu nedenle de kişisel tedbirleri vurguluyoruz. Yani kapalı ve kalabalık ortamlarda mutlaka maske takılmalı. Bu varyantın en önemli özelliği çok çabuk bulaşması.
Yaz olması bizim için bir avantaj ama yine de kapalı mekanlarda uzun süre duruluyorsa, kalabalık alanlarda maske mutlaka takmak gerekiyor. Bazen bakıyoruz maalesef hastanemizde bile o dışardaki rahatlığı görüyoruz. Hasta ve yakınları hastanede dahi maske takmayabiliyor. Artık bu çok net bir uyarı ki hastanede sizleri korumak için maskeyi takmanızı istiyoruz”