Evet bugün 8 Mart bizim günümüz ama ne yazık ki lafta kutluyoruz. Biz saygı görmek, kabul edilmek ve hayatın her alanında var olduğumuz gerçeğiyle hayatımıza devam etmek istiyoruz.
Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın. – Mustafa Kemal Atatürk
Ne çok özlüyoruz değil mi? Hem Atamızı hemde günümüz Türkiye’sinde kadınlara değer/önem veren zihniyetleri, algıları, insanları..
1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” asıl amacının kadınlar ile erkeklerin aynı eşit haklara sahip olma yolunda verdiği savaşın, ötekileştirilmememiz gerektiğinin, insanlık dışı çalışma koşullarının kabul edilemez olduğu gerçeğini savunarak ve “Elinin hamuru ile erkek işine karışma!” zihniyetinin son bulması için ilan edilse de; ülkemizde sadece lafta kutlanan, yalnızca kozmetik ürünlerinde %50 indirim verilerek kadınlarımızı cinsel obje/sınıflaştırma amacıyla rol üstenilen, kadınlarımızı hala sırf “kadın” olduğu için toplumda kabul etmeyen ve bunu hazmedemeyen bireylerin gölgesinde kutlu olsun deyip geçiyoruz, geçiyorlar.
Neden bugün sinemalar, tiyatrolar ücretsiz değil?
Neden kitabevleri ücretsiz kitap dağıtmıyor?
Veya biz kadınların süsü fondötenden mi ibaret yalnızca?
Ya zekamız?
Azmimiz?
Biz bugün neden konsere gidip eğlenmek yerine makyaj sırası bekliyoruz?
Bu dahi bizi sosyoekonomik açıdan sınıflara ayırabilen ve cinsiyetlerimiz yüzünden eğitime, öğrenmeye layık görülmediğimiz gerçeğidir.
Peki cidden bugün bizim mi? Kabul edelim ki, hayır.
Hepimiz biliyoruz ki, bizim BM tarafından ilan edilen ve bir gün için kutlanan bugüne ihtiyacımız yok. Biz hala ve artık cinsiyet ayrıştırması yapılmadan kabul edilmek istiyoruz.
Fikrilerimiz var, benliğimiz, karakterimiz var, her birimiz anneyiz, kardeşiz, eşiz ve kadınız. Her şeyden önce insan olduğumuzu ne çabuk unuttuk?
Her akşam yazılı/görsel basında kadınlarımıza uygulanan gerek fiziki gerekse psikolojik şiddeti, cinayetleri, hür iradesi olmadan bir başkasına emanet edilen bedenleri ve daha da acısı sırf kadın diye namus kavramını yalnızca cinsiyetine göre dikte eden kişilerin eziyetini izlemekten/okumaktan bıkmadık mı? Bunun sonu gelmemeli mi sizce de? Biz kadınlar gününü bir gün için kutlayıp bir sonra ki sabaha mosmor gözlerle uyanmak istemiyoruz.
Biz saygı görmek, kabul edilmek ve hayatın her alanında var olduğumuz gerçeğiyle hayatımıza devam etmek istiyoruz.
Çatık kaşlarınızın altında korkutan/korkutulan kadınlar olmak istemiyoruz.
Evet bugün bizim günümüz ama ne yazık ki lafta kutluyoruz.